Ludogorets, sezonu bir hayli erken açtı. 27 Mayıs’ta sezonun bitmesiyle sadece 12 günlük bir tatille 8 Haziran’da topbaşı yaptı. Çünkü Şampiyonlar Ligi 2. Ön eleme turuna kadar takım hazır olmalıydı. Bu yüzden yönetim transferde elini çabuk tuttu. İki stoper ve bir orta saha transferiyle, erkenden transferi kapadılar. Geçen sene Avrupa’daki hüsrandan sonra kimsenin başarısızlığa tahammülü yoktu.
Ludogorets, 2. ön eleme turunda Karadağ şampiyonu Podgorica ile eşleşti. Zayıf rakibini 2-0 ve 3-0’lık skorlarla geçti, Bulgar şampiyonu. 3.ön elemede seribaşı olarak girdiği kura çekiminde Kızılyıldız ile eşleşti. Balkan Derbisi’nde kimin turlayacağı merak konusu idi. Ludogorets Arena’da oynanan ilk maç 2-2 sonuçlandı. Favori olduğu maçta avantajsız bir skorla Belgrad’a gitti Ludogorets. Biletler tamamen tükenmişti, kimse Ludogorets’in o cehennemden çıkacağını tahmin etmiyordu. Lakin bir şeyi unutuyorlardı, Belgrad, Ludogorets’e deplasman değildi. Normal süresi 2-2 biten maçta, uzatmalarda Wanderson attığı iki golle turu Razgrad’a getiriyordu. Sırada Play Off vardı, rakip Plzendi. Çokta zorlanmadan 2-0 ve 2-2’lik skorlarla Ludogorets, tarihinde ikinci kez Şampiyonlar Ligi’ne kalmayı başardı. 2016-2017 sezonunda Şampiyonlar Ligi A Grubu’nda PSG, Arsenal ve Basel’le mücadele edecek olan Ludogorets’i birbirinden zorlu maçlar bekliyor.
Peki takımın bu noktaya kadar gelmiş olması şans mı? Tabii ki hayır. Bulgaristan’da Sofya takımları bile bataklığa sürüklenmişken, Ludogorets doğru yapılanmayla bu noktaya geldi. En önemlisi güçlü bir scout ekibi var. Genellikle 22-28 yaş arası oyuncular tercih ediliyor. En önemli kıstas ise oyuncunun bir şeyler başaracak kapasitede olup, başarıya aç olması. Yani daha önce kariyerinde kayda değer başarılar elde etmemiş olan oyuncular tercih ediliyor. Oyuncuların maliyetinin düşük olması ise bir diğer önemli konu. Bunların yanında tesisleşmeye ve alt yapıya önemli harcamalar yapılıyor. Böyle giderse Ludogorets ismini uzun yıllar duymaya devam edeceğiz.
Yazar: Mert Barış
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder